Merhaba;

Bugün sizlere, Oracle’ın yönetim bulut hizmeti (“Oracle Management Cloud”) hakkında özet bir bilgi aktarmak istiyorum. Oracle’ın sunduğu bulut hizmetleri, alt-yapısında kullanılan sanallaştırma teknolojisi, Oracle’ın sunduğu özel bulut ortamı, cloud@customer konularıyla  ilgili pek çok yazı hazırlamıştım. https://www.linkedin.com/in/asiye-yigit-4a546524/detail/recent-activity/posts/  adresinden bu makalelere ulaşabilirsiniz.

Oracle yönetim bulut hizmeti, mevcut geleneksel yönetim ve güvenlik araçlarının artık günümüzde yeterli olmadığı söylemiyle özelliklerini ortaya çıkarıyor. Bu yetersizlik nedeniyle aslında manşetlere konu olan güvenlik ihlallerini, performasn kesintilerini sıkça görüyoruz.

Oracle’ın güvenlik ve yönetimle ilgili vizyonu oldukça basit. Tüm veriyi tek bir platform üzerinde işleyip, amaca yönelik makine öğrenme algoritmalarıyla, insan müdahelesini en aza indirgeyecek şekilde güvenlik ve operasyonel profesyoneller tarafından kullanılabilir bir yapı ortaya çıkarmaktır. Bu yapı içerisinde, aynı şekilde insan müdahelesine gerek duymadan, problemlere dönük çözümlerin otomatik bir şekilde uygulanması prensiplerini de içermektedir.

Türkiye’de henüz çok yaygın olmasa da dünya özelinde buluta geçiş projeleri çok yoğun bir şekilde devam ediyor. İnsanlar artık, donanım kurulumları, yapının uygulamaya uygun hale getirilmesi (network, storage konfigürasyonları) gibi süreçlerden kurtulmak istiyor. Doğrudan iş ihtiyacını karşılayacak uygulamaları, iş ihtiyaçlarını karşılayacak kod geliştirmelerini yapabilecekleri hazır servisleri kullanmak istiyor. Uygulama geliştirme yaşam döngüleri çok kısa sürelere indirgenmiş durumda. Zamanda bir 10 yıl geriye gittiğimizde, yaşam döngüleri 1 yıl gibi sürelerle devam ederken artık nerdeyse her gün uygulamaların yeni sürümleri yayınlanıyor. Teknoloji kümesi (“stack”) artık değişiyor. Uygulamaların sunulma şekillerinde Kubernetes veya Docker gibi yapılar kullanılıyor. CI (“Continuous Integration”) ve CD (“Continuous Deployment”)  araçlarının artık yapılara çok sıkı, tam entegrasyonu gerekiyor.  Bu nedenle PaaS ve SaaS hizmetleri çeşitlilik açısından da marketin ihtiyacını karşılayacak şekilde hızla gelişiyor. Günümüzde en çok kullanılan kelimelerde birisi DevOps. Aslında DevOps derken ağırlıklı “Dev” kısmından bahsediyoruz. “Ops” kısmında neler yapıyoruz? Forrester’ın raporuna göre, firmaların çok azı geliştirme yaparken  çevik (“agile”) teknolojiler kullanıyor. Yine pek çok monitör aracı kullanılıyor.  Hata belirleme araçları kullanılıyor. Beni çok şaşırtan şey, Forrester’ın raporuna göre müşterilerin sadece %6’sı monitor araçlarının, kendi yaptıkları işi yapabileceklerine inanıyor olması. Bu durum şöyle yorumlanabilir. Bu güvensizlik sahip olunan alt-yapı katman çeşitliliğinden ve bu katmanlardaki bileşen fazlalığından  kaynaklanabilir. Her katmana çok fazla veri geliyor. Her katman, her bileşen kendi monitor loglarını üretiyor, kendi izleme kurallarını uyguluyor. Ortaya inanılmaz büyüklükle veri çıkıyor. Dünya artık heterojen bir yapıya gidiyor. On-prem uygulamalarınız varken, Amazon’dan, Azure’dan, Oracle’dan da bulut hizmetleri alınıyor. İnsanlar artık uygulama geliştirirken C++ fazla kullanmıyor. Konteyner yapılarda sunulan geliştirme dillerini kullanıyor. Çok veri olduğu gibi, bu  veriler farklı silolarda yapılandırılıyor. Bu derece heterojen ve farklı teknolojileri içeren muazzam log üreten bu yapıları tek bir pencereden nasıl izleyeceğiz? Hızlı şekilde, oluşan problemlerin nedenlerini belirleyip, nasıl çözüm üretebileceğiz? Problemlerin pek çoğu, farklı kaynaklardan gelen logların korelasyonunu yaparak ana nedeni bulmayı şart koşuyor. Milyonlarca log satırı üzerinden nasıl hızlıca bir görüş üretebileceğiz? İnsan limitini artık aşan bir noktaya geldi bu tarz analizler. Hepimiz yaşıyoruz, bir kriz olduğunda, tarafların her biri problemin karşı taraftan kaynaklandığını söylüyor. Bu noktada, tüm verinin tek bir platform üzerinden işlendiğini, “parse” edildiğini, analiz edildiğini, izah edilmeye çalışıldığını düşünelim. Pek çok katman ve bileşenden gelen log’ların ilişkilendirilerek anlamlandırılmaya çalışıldığını düşünelim. Tüm bunların ileri düzeyde makine öğrenme algoritmalarıyla, insan müdahelesini en aza indirgeyecek şekilde yapıldığını hayal edelim. Gerçi artık bu istek hayal değil. Oracle yönetim bulut hizmetinin sunduğu platform, tüm bu yeteneklere sahip. Benim gibi sektörde eski olanlar bilir, problemin kaynağını bulmak için log’ları grep’ler belirli bir pattern arardık. Ama artık o günler geride kaldı.. Artık o kadar büyük hacimli ve bir o kadar da çok log dosyası var ki farklı katmanlardan, bileşenlerden gelen. Günümüzde, hızlı çözüm için log’ların analiz edilmesi gerektiği gibi hem de aralarındaki ilişkilerin belirlenmesi gerekiyor.

Oracle yönetim bulut ortamının sunduğu hizmet, tüm kaynaklardan gelen veriyi tek bir platform üzerinde birleştirerek, üzerinde ileri düzeyde makine öğrenme algoritmaları çalıştırarak anormallikleri belirlemektir. Log’ları kümeleyerek (“cluster”) daha doğru analiz yapılmasını sağlar. Uygulamanın performans karakteristiklerinin daha kolay anlaşılmasına imkan sağlar. İşlenebilen log’lar sadece Oracle ürünlerine ait loglar değildir, Amazon’dan, Azure’dan, on-prem’den gelen tüm verileri işleyebilir. Yani sunulan yapı hem heterojen ve hem de açıktır (“open”). İşin daha güzel yanı bu hizmet bulut ortamındadır. Yani kendi veri merkezinizde kurulumlar için uğraşmanıza gerek yok. Zaten ihtiyaç duyulan tüm modüller bu yapı içerisine gömülmüş durumdadır.

Bu platform sadece IT yönetimi konusunda bir çözüm sunmuyor aynı zamanda güvenlik tarafında da benzer yapıyı sunuyor. Yani tek bir platform üzerinden ileri düzeyde makine öğrenme teknikleriyle anormallikler anlaşılıyor, çözüm üretiliyor, çözümlerin uygulanması otomotize ediliyor.

Bir kaç görsel ile yazımızı süsleyelim. Şekil 1.’e bakarsanız, buraya kadar anlattıklarımı özetliyor. Şekilden görüldüğü gibi, Oracle yönetim bulut hizmeti tüm katmanları kapsayacak şekilde tek bir birleştirilmiş platform sağlıyor. Makine öğrenme algoritmalarıyla yapı güçlendirilmiş durumdadır. Tüm veri seti üzerinde işlem yapabiliyor. Yepı heterojen ve tamamen açıktır.

Şekil 1. Oracle Yönetim Bulut Ortamı

Yukarda bahsetmiştim, yapı kendi içinde hazır modüllerden oluşuyor. Bu modülleri, Şekil 1’de kırmızı çerçeve içine alınmış bulut üzerinde görebiliyorsunuz: “Application Performance Monitoring”, “Infrastructure Monitoring”, “Log analytics”, “Orchestration”, “IT Analytics”, “Configuration and Compliance”, ve “Security Monitoring and analytics”.

Bu konuyla ilgili ikinci yazımda, Oracle yönetim bulut hizmetinin içerdiği bu modüllere ait detay aktarıyor olacağım. Ama yazımı sonlandırmadan bir tane de GUI ekranından bir görsel paylaşacağım. Şekil 2.’de IT Analytics modülü için “Overview” ekranını görüyoruz.

 

Asiye Yigit – 1 Haziran 2018